Royal Roads 1

Bir zamanlar sihrin gerçeklikle iç içe yaşadığı çok uzak bir krallıkta prenses Layna yaşardı. Krallığı muhteşem olduğu kadar büyüktü ve ister süper güçlü bir cüce ister sıkıcı eski bir günü unutulmaz bir kutlamaya dönüştürecek güçlere sahip minik küçük bir peri olsun, her sakinin huzur içinde olduğu bir yerdi. Prenses büyüdükçe, reşit olmadan önce danışmanları krallığı yönetti ve tahta geçmesine izin verildi. Herkes genç varisin güzelliğini ve ihtişamını biliyordu, ancak ne yazık ki Layna gelecekteki tebaasının hayatlarıyla ilgilenmiyordu. Günlerini kaygısız bir neşe içinde, gelecekteki pozisyonunun sorumluluğundan habersiz mutlu bir şekilde geçirdi.

Sonunda özel günü geldi! Krallığın hiçbir yerinde prenses kadar çarpıcı ve coşkulu tek bir kız yoktu ve hiç kimse bir şeylerin ters gidebileceğini hayal edemezdi... Taç giyme töreni güneşli taht odasında yapıldı, hava müzikle doldu ve sarayın cesur giyinmiş üyeleri müstakbel kraliçelerini gülen yüzlerle selamladı. Sanki bir peri masalı rüyasındaymış gibi, saf neşe prensesin başını döndürdü ve sonunda tacın ağırlığını kafasında hissedene kadar sabırsızlandı. Sonra aniden müzik durdu... Birisi kalabalığın arasından odanın ortasına doğru uçuyordu. Birkaç dakika sonra iliklerine kadar korkan Layna, önünde bir cadı görür. Ne olduğu hakkında hiçbir fikri yoktu. Sanki büyülenmiş gibi parmağını bile oynatamıyordu. Davetsiz misafirin sesi sağır edici sessizliği bozdu: "Kendilerini tahtın gerçek varisi olarak adlandıran siz, krallığı yönetmeye ve basit tebaanızın kaderine hesap vermeye gerçekten hazır mısınız?! Lüks bir dünyada yaşıyorsunuz, hiç acı çekmediniz ve her an yüzlerce ikiyüzlü gülümseme emrinizde hazır ve istediğiniz her şeyi gümüş bir tabakta sunmaya çağırıyor... O zaman, hiçbir şımarık velet bizi asla yönetemeyecek!" Cadı bileğini salladı ve taht odasının her santimini parlak bir ışık doldurdu. Layna gözlerini sımsıkı kapattı ve zemin kayboldu... Prenses gözlerini açtığında kendini kraliyet duvarları yerine sonsuz tarlalarla çevrili bir samanlıkta buldu. Genç bir adam ve büyükbabası ona yardım etmek için yakındaki evden aceleyle çıktılar, ancak ikisi de genç kızı geleceğin kraliçesi olarak tanımadı. Layna, kötü cadının lanetinin halkının zihnini bulandırdığını fark ettiğinde, onu avlamaya ve krallığı yönetmeyi hak ettiğini kanıtlamaya karar verdi! Prensesin kötü laneti kırmayı başarıp başaramayacağını veya prenses Layna'nın anısının sonsuza kadar unutulmaya mahkum olup olmadığını öğrenin!

Şunlara hazır olun:

- Eğlenceli fantastik mekanlar

- Farklı zorluk seviyelerinde 100 heyecan verici seviye

- Unutulmaz karakterler

- Her yaşa uygun oynanış